Basın Yayınları

Türkiye'nin en büyük ihracatçıları ve en büyük sanayi şirketleri 2021 yılı özel sektör sıralamasında 96’ncı, ihracatta 62’nci sırada yer alan Kocaer Çelik, yılın ilk dokuz ayına ilişkin finansal raporunu açıkladı. Net satış gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 171 oranında artarak 6,75 milyar TL’ye ulaşan Kocaer Çelik, net dönem karını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 336 artırarak 104 milyon TL’den 453,7 milyon TL’ye yükseltti. Şirketin faiz-amortisman-vergi öncesi karı ise (FAVÖK) 2021 yılının ilk dokuz ayına göre yüzde 204 oranında artarak 1 milyar 297 milyon TL düzeyinde gerçekleşti.

Küresel rekabet gücünü artırmak için katma değeri yüksek ürünlere odaklanan Kocaer Çelik’in katma değerli ürünlerinin, toplam satış hacmindeki payı ise yüzde 41,9’a ulaştı. Şirket, 2022 yılı sonunda A2 Fabrikasında, 2023 yılı ortasında ise A1 Fabrikasında yeni katma değerli ürünlerin üretimine yönelik son teknolojiyi kullanarak gerçekleştireceği yatırımlar ile de küresel rekabet gücünü ve ihracatını daha da artırmayı hedefliyor. Aynı zamanda önemli bir tedarikçi konumuna geldiği global solar enerji sektörüne yönelik, yaklaşık 25 milyon dolar ön sipariş aldığı katma değerli yeni ürün için de makine ve teçhizat yatırımı gerçekleştirecek.

Katma değerli ürünlerle ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyor. Yüksek enerji fiyatları ve küresel resesyon endişeleri nedeniyle hem dünyada hem de Türkiye'de çelik üretiminin düşüş gösterdiğini belirten Kocaer Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocaer, "Yüksek enerji fiyatları ve resesyon endişeleri nedeniyle üretimde her ne kadar düşüş yaşansa da Rusya Ukrayna arasında yaşanan savaş bu ülkelerden yapılan tedarikin bir kısmının ülkemize kaymasına neden oldu. Avrupa’da birçok çelik fabrikasının enerji krizi sebebiyle faaliyetlerini yavaşlatması da ülkemizdeki üreticiler için fırsat yarattı. Sektörümüzde yaşanan dalgalanmalara rağmen Kocaer Çelik olarak hedeflerimiz doğrultusunda çalışmaya devam ediyor, satışlarımızı artırarak ülke ekonomimize sağladığımız katkıyı her geçen gün büyütüyoruz. Yıl sonuna kadar özellikle enerji sektörüne yönelik katma değerli ürünlerimizdeki artışın verdiği destekle yurtdışı satış hasılatımızda büyümenin devam etmesini bekliyoruz. 2022 yılını geçen yıla göre yüzde 100’ün üzerinde bir toplam satış hasılatı artışıyla tamamlayacağımızı öngörüyoruz" dedi.

Kocaer Çelik GRI onaylı Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Ekonomimize, dünyamıza ve toplumumuza değer yaratma amacıyla gerçekleştirdiği tüm yatırımlarda sürdürülebilirliği ön planda tutan Kocaer Çelik, Küresel Raporlama Girişimi (Global Reporting Initiatives- GRI) Standartları tarafından onaylı ilk Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı.
Tüm tesislerinin çatısında tamamladığı 15 milyon kWh/yıl yenilenebilir elektrik üretim kapasitesine sahip Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımıyla Ege Bölgesi’nin en büyük çatı GES’lerinden birine sahip olan Kocaer Çelik, tükettiği elektrik enerjisinin yüzde 33’ünü yenilenebilir kaynaklar üzerinden karşılıyor. Şirket, bununla beraber yılda 100 binin üzerinde ağaç dikimine eşdeğer 5 bin 700 ton karbon emisyon azaltımı sağlıyor. 2023 yılının sonuna kadar üretimdeki enerji ihtiyacını tamamen temiz ve yenilenebilir kaynaklardan karşılamayı hedefleyen Kocaer Çelik, 15 milyon kWh/yıl yenilenebilir elektrik kapasitesinde arazi GES, 15 milyon kWh/yıl yenilenebilir enerji kapasitesinde ise Rüzgar Enerji Santrali (RES) yatırımlarına tüm hızıyla devam ediyor.

Avrupa’nın ilk ve tek LEED Gold sertifikalı çelik profil sıcak daldırma galvaniz tesisine sahip. Kocaer Çelik’in çevreye olumsuz etkilerin önlenmesi hedefiyle LEED v4 BD+C:NC kriterlerine uyumlu olarak tasarladığı ve hayata geçirdiği Galvaniz Fabrikası ise Amerika Yeşil Binalar Derneği (USGBC) tarafından LEED Gold ile sertifikalandırıldı. Böylece LEED v4 BD+C:NC Gold sertifika onaylı Avrupa’nın ve Türkiye’nin ilk ve tek çelik profil sıcak daldırma galvaniz tesisi oldu. Kocaer Çelik’in Galvaniz Fabrikasında enerji ve su kullanımında yüzde 50’ye, karbon emisyonlarında yüzde 39’a, katı atık miktarlarında yüzde 70’e, bakım maliyetlerinde ise yüzde 13’e varan oranlarda azaltım sağlanması hedefleniyor.